TCP /IP

Internet Adresleri

İnternet üzerinde 3 sınıf adres vardır. Avrupa’da RIPE (Réseaux IP Européens) tarafından dağıtılan bu adresler daha sonra o yerin ağ yöneticisi tarafından uygun şekilde bölünebilir. Bu bölümlendirmeye “subnetting” işlemi adı verilir. Bu sayede ağlar gruplanarak herbirisinin yönetimi bağımsız hale getirilmiş, aynı zamanda da kısıtlı olan IP adresleri daha verimli bir şekilde kullanılmış olur.

IP Adresleme / Alt Ağlara Bölme

Alt Ağlara Bölme

Internet Protokolü (IP) vasıtasıyla haberleşmek durumunda olan tüm cihazlar bu haberleşmeyi sağlayabilmek için dinamik ya da statik mutlaka bir ip adresine sahip olmalıdırlar. Cihazlar ip adresleri vasıtasıyla diğer cihalarla kolayca iletişim kurabilirler, ancak herşey filmlerdeki gibi kolay olmaz, bunu bir örnek ile basitce izah edelim; bir okul düşünelim, siz bu okulun tüm öğrencilerini tek bir sınıfta toplayıp ders verebilir misiniz? Oldukça güç olur değil mi, herkes konuşacak ama çok fazla gürültü olmayacak…

Mevcut network yapısı genişleyince broadcast etki alanı da büyüyecek ve tüm networkeki bilgisayarlar yoğun bir broadcast trafiğinin ortasında sıkışıp kalacaktır. Bu da ağ performansını olumsuz yönde ciddi şekilde etkileyecektir.

IP adreslerini de yine aynı şekilde ortamda gürültü(broadcast trafiği) olmaması ve iletişimin daha sağlıklı yapılabilmesi için ya da gereksinimden kaynaklanan çeşitli network senaryoları için alt sınıflara ayırırız, bu alt sınıflara bölme işlemine Alt ağlara(subnet) bölme denilir.

Herhangi bir sınıf IP ağ adresinin uç bitlerinden bir kısmını alt ağ için ayırarak alt ağlar oluşturabiliriz, Alt ağlara ayırma işlemi yaparken;
Gerek duyulan kullanıcı sayısı
Gerek duyulan alt ağ sayısı
Olmak üzere iki farklı kriter kullanılabilir, biz örneklerimizde gerek duyulan alt ağ sayısından yola çıkacağız. Örneklere geçmeden önce bir kaç temel bilgiyi vermekte fayda olacak.

IP adresi 4 oktet(kısım) ten oluşur ve her bir oktet 8 bitliktir. Her bir oktetin değeri minimum 0, maksimum 255 olabilmektedir.

İkilik Sayı Sistemi

Sizlere burada onluk sayı sistemin nasıl ikilik sayı sistemine çevrildiğini matematiksel olarak anlatmayı gözüm pek kesmedi diyebilirim, bunun için matematik kaynaklarına bir göz atmanızda büyük yarar olacaktır.

Ancak size güzel bir ipucu vereceğim:
İkilik :0 0 0 0 0 0 0 0 (ip adresindeki oktetlerden herhangi biri, toplam 8 bit…)
Onluk:128 64 32 16 8 4 2 1 (yukarıdaki her bit’in onluk sistemdeki karşılığı yazıldı)

IP Adres Sınıfları
A sınıfı:1-126
B sınıfı:128-191
C Sınıfı:192-223
D sınıfı:224-239
E sınıfı:240-254

172.16.122.204 ip adresi için;
Oktet ayrımı;
1.Oktet:172 (Onluk)=10101100(İkilik)
2.Oktet:16 (Onluk)=00010000(İkilik)
3.Oktet:122 (Onluk)=01111010(İkilik)
4.Oktet:204 (Onluk)=11001100(İkilik)

Network ID(Ağ Adresi):172.16.122.0 yukarıdaki ip için ağ adresidir; Bir grup bilgisayarı temsil eden ve o grupta bulunan bütün bilgisayarlarda aynı olan bölümdür.

Broadcast Adresi:172.16.122.255 yukarıdaki ip için broadcast adresidir; Herhangi bir ağda bütün adresleri temsil etmek için kullanılan adreslere Broadcast adres denir. Bu adresler de ağ adresi gibi ağdaki herhangi bir bilgisayara IP adresi olarak atanamaz.

C Sınıfı İçin çalışmalarımız;

Örnek1:
192.168.0.0/24 ip aralığını 2 subnet(alt ağ) olacak şekilde ayıralım.

2^n: iki üzeri en

>= : Büyük eşit

* 2^n>=alt ağ sayısı formulü ile n değeri bulunur, bu değer alt ağ bitini verecektir.
* 2^n-2 formulü ile bir aralığa atanabilecek ip sayısı bulunur

2^n >=2 (subnet sayısı) formulü ile n değerini 1 olarak buluruz.
N değeri aynı zamanda artan bit değeridir. Yukarıdaki ip adresi C sınıfı bir ip adresi olduğundan öngörülen Ağ maskesi:255.255.255.0 olacaktır.

Yeni(ortak) subnet mask:255.255.255.10000000 (128) şeklinde olacaktır.

Sondaki sıfır sayısı bize host id yi verir, toplam 7 sıfır vardır ve bu durumda 2^7-2=126 tane ip tanımlanabilir.

Tek subnette 126, 2 subnet olduğundan toplam 252 ip tanımlanabilir.

İlk subnet: 192.168.0.1 – 192.168.0.126 (arttırım 2^n-2 kadar yapılır.)
192.168.0.0 Netwok ID olur ve kullanılamaz.
192.168.0.127 Broadcast adresi olur ve kullanılamaz.

İkinci Subnet:192.168.0.129 – 192.168.0.254
192.168.0.128 Netwok ID olur ve kullanılamaz.
192.168.0.255 Broadcast adresi olur ve kullanılamaz.

Örnek2:
192.168.0.0/24 ip aralığını 5 subnete bölelim.

2^n>=5 formülü ile n=3 bit olarak bulunur. Fakat iki üzeri üç =8 yapar ve 8 subnete bölmemiz gerekir.

Ortak subnet mask=255.255.255.224 (11100000) host id=5 (sondaki sıfır sayısı)

224 nereden geldi: 1 1 1 0 0 0 0 0
128 + 64 + 32

Bu durumda 2^5-2=30 ip atanabilir.

192.168.0.1 – 192.168.0.30
192.168.0.33 – 192.168.0.62
192.168.0.65 – 192.168.0.94
192.168.0.97 – 192.168.0.126
192.168.0.129 – 192.168.0.158
192.168.0.161 – 192.168.0.190
192.168.0.193 – 192.168.0.222
192.168.0.225 – 192.168.0.254

1-33-65-97-129-161-193-225 ; bu sıraya dikkat ederseniz aralarındaki fark 2^n (n=host id) kadardır ve ilk sayı tek olduğu için diğerleride tek olarak devam etmiştir.

30-62-94-126-158-190-222-254; bu sırada da aradaki fark 2^n kadardır ve çift değer ile başlayıp çift değer ile devam etmiştir.

Örnek3:
192.168.5.0/24 ip aralığı için 6 subnet belirleyelim.

2^n>=6 n=3 bit olarak bulunur. Ve toplam 8 subnet yapmamız gerekir.

255.255.255.224(11100000).0 host id=5 bit bulunur.

2^5-2=30 ya da en sağdaki bit değeri – 2 =30

192.168.5.1 – 192.168.5 30
192.168.5.33 – 192.168.5.62
192.168.5.65 – 192.168.5.94
192.168.5.97 – 192.168.5.126
192.168.5.129 – 192.168.5.158
192.168.5.161 – 192.168.5.190
192.168.5.193 – 192.168.5.222
192.168.5.225 – 192.168.5.254

Örnek4:
192.168.25.0/24 networku için 6 subnet belirleyelim.

2^n>=6 n=3 bit olarak bulunur, host id=5 bit olarak bulunur. 2^5-2=30 tek subnette tanımlanabilecek ip sayısıdır. 2^3=8 toplam tanımlamamız gereken subnet sayısıdır.

Yeni subnet mask:255.255.255.224 (11100000)

192.168.25.1 – 192.168.25.30
192.168.25.33 – 192.168.25.62
192.168.25.65 – 192.168.25.94
192.168.25.97 – 192.168.25.126
192.168.25.129 – 192.168.25.158
192.168.25.161 – 192.168.25.190
192.168.25.193 – 192.168.25.222
192.168.25.225 – 192.168.25.254

B Sınıfı İçin;

Örnek1:
159.65.0.0/16 ip aralığını 2 subnet olacak şekilde bölelim.

2^n>=2 n=1 bit değeri bulunur.

255.255.128(10000000).0

Host id=15 sıfır 2^15-2 tane ip tanımlanabilir.

159.65.0.1 – 159.65.127.254
159.65.128.1 – 159.65.255.254

0 ile 127 arasında 128 sayı fark vardır ve bu değer Subnet Mask’ın en sağındaki bit değeridir!

Örnek2:
159.65.0.0/16 ip aralığı için 3 subnet yaratalım.

2^n>=3 n=2 bit 2^2=4 toplam subnet.

255.255.192 (11000000).0

159.65.0.1 – 159.65.63.254
159.65.64.1 – 159.65.127.254
159.65.128.1 – 159.65.191.254
159.65.192.1 – 159.65.255.254

0 ile 63 arasında 64 sayı fark vardır, ve bu fark subnet mask taki en sağdaki bitten gelir.!

*** A sınıfında ve B sınıfında aradaki fark 2^n kadardır (n=host id için sıfır sayısı)
C sınıfında ise 2^n-2 kadar fark vardır.

Örnek3:
159.65.4.0 /16 ip aralığını 3 subnete bölelim.
2^n>=3 n=2 bit olarak bulunur. Ve toplam 4 subet olmak zorundadır.

255.255.192(11000000).0 host id =6 sıfır olarak görülmektedir.

159.65.4.1 – 159.65.4.64
159.65.4.65 – 159.65.4.128
159.65.4.129 – 159.65.4.192
159.65.4.193 – 159.65.4.254

Burada farklı bir durum vardır, B sınıfı olmasına karşın 3. oktet yerine 4. oktette ağ bölümlemesi yapılmıştır, çünkü ağ maskesinde hepsi sıfır olan ilk oktet hangisi ise o oktetten itibaren yazılmaya başlanır ve bu oktet son oktettir.

Örnek4:
159.65.0.0 /16 ip aralığı için 2 subnet belirleyelim.
2^n>=2 n=1 bit olarak bulunur.
255.255.128(1000000).0

159.65.0.1 – 159.65.127.254
159.65.128.1 – 159.65.255.254

Örnek5:
154.65.0.0/16 networku için 14 subnet belirleyelim.
2^n >=14 n=4 bit olarak bulunur. Host id=4 bit bulunur.
New subnet mask: 255.255.240.0

154.65.0.1 – 154.65.15.254
154.65.16.1 – 154.65.31.254
154.65.32.1 – 154.65.47.254
154.65.48.1 – 154.65.63.254
154.65.64.1 – 154.65.79.254
154.65.80.1 – 154.65.95.254
154.65.96.1 – 154.65.111.254
154.65.112.1 – 154.65.127.254
154.65.128.1 – 154.65.143.254
154.65.144.1 – 154.65.159.254
154.65.160.1 – 154.65.175.254
154.65.176.1 – 154.65.191.254
154.65.192.1 – 154.65.207.254
154.65.208.1 – 154.65.223.254
154.65.224.1 – 154.65.239.254
154.165.240.1 – 154.65.255.254

A Sınıfı İçin;

Örnek1:
10.0.0.0 / 8 ip aralığı için 2 subnet oluşturalım.

2^n>=2 n=1 bit olarak bulunur.

255.128(10000000).0.0

10.0.0.1 – 10.127.255.254
10.128.0.1 – 10.255.255.254

Örnek2:
15.0.0.0/8 networkünü 2 subnete bölelim.

2^n>=2 n=1 bit olarak bulunur. Ve toplam 2 subnetimiz olacaktır.

255.128(10000000).0.0

15.0.0.1 – 15.127.255.254
15.128.0.1 – 15.255.255.254

Kaynak:/search?q=ip+adresi+atama&oq=ip+adresi+atama&aqs=chrome..69i57j0l3.4977j0j4&client=ms-android-samsung&sourceid=chrome-mobile&ie=UTF-8

KABLOLAMA

Kablolar

Kablo genellikle çevresi koruyucu tabakalar ile kaplanan, iletimin mümkün olduğunca az veri kayıpla gerçekleşmesini sağlayan araçlardır.

Ağ yapısına göre farklı özelliklerde kullanılabilecek çeşitli kablo standardı vardır. Bu standartları şöyle sıralayabiliriz:

  • Koaksiyel (coaxial) kablo
  • Çift bükümlü (Twisted-Pair) kablo
  • Fiber optik kablo

1) Koaksiyel Kablo

Koaksiyel kablo elektromanyetik kirliliğin yoğun olduğu ortamlarda düşük güçte sinyalleri iletmek için geliştirilmiş bir kablodur. Ses ve video iletiminde kullanılır.

  • Doğrusal topolojide yaygın olarak kullanılan bir kablodur. Günümüzde fazla kullanılmaz.
  • TV-Uydu alıcı kablolarına benzemektedir.
  • İki çeşittir.

– İnce (Thin Coax), taşıma mesafesi 185m

– Kalın (Thick Coax), 500 metredir.

kablo çeşitleri

2) Çift bükümlü (Twisted-Pair) Kablo

Büklümlü çift kablolar, birbirine bükülmüş ve koruyucu bir kaplama içine yerleştirilmiş bir veya daha fazla sayıda yalıtılmış bakır tel çiftinden oluşan kablo çeşididir. Günümüzde yerel alan ağı kablolamasında kullanılmaktadır. Diğer kablo türlerine göre çok ucuz olması da bir avantajdır. Üretimindeki prensip kabloların ikişer ikişer birbirine sarılarak üretilmiş olmasıdır.

Üç tip çift bükümlü kablo mevcuttur:

  • UTP (unshielded twisted pair / koruyucusuz dolanmış çift)
  • STP (shielded twisted pair / koruyuculu dolanmış çift)
  • FTP (Foiled Twisted Pair / folyolu dolanmış çift)

1) UTP Kablo Çeşidi

Koruyucusuz çift bükümlü (UTP – unshielded twisted pair) kablo olarak Türkçeye çevrilebilir. adındanda anlaşılacağı gibi tellerin üstünde plastik koruyucu dışında bir koruyucusu yoktur.
Günümüzde en çok kullanılan kablo çeşididir. Bükümlü yapısı sayesinde elektrik sinyallerinin birbirleri üzerindeki etkilerini nötrleştirir.

UTP Kablo Kategorileri(CAT )

Cat 1: Kullanım alanı telefon iletişimi ve zil teli gibi zayıf akım sistemleri

Cat 2: 4 Mbit/s hızında işlev görecek network sistemlerinde kullanılır.

Cat 3: 16 MHz lik bir frekans geçişi sağlayabilir.Saniye de 10 Mbit lik bir veri gönderebilir.Günümüzde Cat 1 in yerini almıştır ve IP telefon olmayan hatlarda telefon kablosu olarak kullanılır.

Cat 4: 20 MHz’lik bir frekans geçişine elverişlidir. saniyede 16 Mbit lik veri taşır.

Cat 5: Günümüzde en çok kullanılan UTP kablo türüdür. 100 MHz lik bir frekans geçişine elverişlidir. Saniyede 100 Mbit lik veri taşır. 1000BASE-T gigabit ethernet sistemlerinde tercih edilir. 90 m üzerinde kullanılması tavsiye edilmez.
Cat 5e: Cat 5’e göre daha dayanıklı ve uzun ömürlüdür. 110 m ‘ye kadar kullanılabilir. Strandet ve sert damarlı olmak üzere 2 türü vardır.Strandet kablo daha çok patch kablo yapımında tercih edilir.Yapısı yumuşak olduğu için uzun metrajlı kablolamalarda bükülme ve kıvrılma özelliğinden dolayı kullanılmaz.
Cat 6: 250 MHz lık bir frekans geçişine elverişlidir.günümüzde cat5 ve cat5 e nin yerini almaktadır.saniyede 1 gb lik bir veri taşıma özelliğine sahiptir.
Cat 6a: 500 MHz lik bir veri geçişine elverişlidir. 1 gb ve daha üstü veri iletiminde tercih edilir.Kablo kesiti cat 5 ve cat 6 ya göre daha kalındır.
Cat 7: Aslında STP (Shielded Twisted pair)olarak üretilen bu kablo teknolojik gelişme ve ihtiyaçlara göre UTP olarakta üretilmeye başlanmıştır.Ancak kullanım alanları çok düşüktür.Gerek kesit kalınlığı gerekse çok güç gerektiren durumlarda topraklama gerekliliği bu kablonun UTP olarak kullanım alanlarını kısıtlamıştır.

Günümüzde Cat5, Cat5e ve Cat6 kabloları aynı anda hem telefon hem veri iletimi için en çok kullanılan kablolar özelliğini taşımaktadır.

2) STP Kablo Çeşidi

Korumalı çift bükümlü (STP – shielded twisted pair) kablo koaksiyel kablodan, çift bükümlü kabloya geçiş aşamasında kullanılsa da günümüzde fazla tercih edilmemektedir. Kullanımının zor olması, maliyetinin daha yüksek olması ve dıştaki tel zırhın yarardan çok zarar vermesi gibi etkenler bu kablonun kullanılmamasının başlıca sebeplerindendir.

ağ kablo çeşidi stp kablo

3) FTP Kablo Çeşidi

STP ve UTP kablo yapısına benzemektedir. FTP kablo yapısında 8’li kabloların üstünde yüzeyde alüminyum folyo vardır.

ftp kablo yapısı

3) Fiber Optik Kablo

Fiber optik kablolar, iletimi ışık hızıyla yani saniyede 300 bin km’lik hızla gerçekleştirirler. Bu yönleri sebebiyle uzak mesafelere veri aktarımı için tasarlanmışlardır. Fiber optik kablo üzerinden veri aktarımı; ince fiber cam lifi üzerinden ışık dalgası şeklinde gerçekleşir.

fiber optik kablo

LAN KURULUMU

LAN (local area network) olarak adlandırılır. Bu iş için her bilgisayarda iletişimi sağlayan ethernet kartları ve gerekli kablolar mutlaka olmalıdır. LAN büyüdükçe bu sisteme HUB , Server gibi LAN`ın hızını ve yeteneğini arttıracak üniteler eklenir.

LAN İLE YAPILABİLECEKLERİNİZ

LAN`ın temel faydası verilerin paylaşımıdır. Ancak bunu çok farklı yollarla kullanabilirsiniz. Örneğin ofislerde tek bir yazıcının bütün ofis çalışanlarınca kullanılabilmesi , bütün kullanıcılar arasında haberleşmenin bilgisayar ekranından yapılabilmesi , gelen faksların kullanıcıların ekranında görüntülenebilmesi ve her kullanıcının kendi sisteminden faks çekebilmesi , bir uygulamanın server üzerinde çalışırken birden fazla kullanıcı tarafından kullanılabilmesi. Ev ve ofis kullanıcıları tek bir internet bağlantısı ile birden fazla bilgisayarı internet’e bağlayabilir , e-mail alıp verebilir ve hatta oyun oynayabilirler.

LAN TİPLERİ:

İki bilgisayar arasındaki LAN : Bu en küçük lan tipi aynı zamanda en hesaplım olanıdır da. Her iki bilgisayara ethernet kartı takmak ve bu kartları CAT5 standardında cross bir kablo ile bağlamak yeterlidir.

İkiden fazla bilgisayar arasında BNC ile kurulan LAN: Bilgisayar sayısı ikiden fazla ise izlenebilecek iki yol vardır. Bunlardan birincisi tüm bilgisayarlardaki ethernet kartlarını BNC kablolar yardımıyla seri olarak bağlamaktır. Bu sistemde her bilgisayar bir sonrakine bağlanarak bir zincir kurulur. Zincirin başına ve sonuna ise sonlandırıcı adı verilen bir parça yerleştirilir. Ancak oldukça eski olan bu sistemin pek çok dezavantajı var. Bunlardan birincisi BNC kablolarla 100Mbitlik bağlantı kurulamaması. Diğer bir dezavantaj ise kablo ağının herhangi bir noktasındaki kopma veya arızanın tüm LAN`ın iletişiminin kopmasına yol açması. Ancak üç-dört bilgisayar arasında ucuza mal olacak bir LAN kurmak istiyorsanız bu sistemi tercih edebilirsiniz.
İkiden fazla bilgisayarlar arasında CAT5 ile kurulan LAN : Günümüzde daha yaygın olan sistem ise tüm bilgisayarların CAT5 tipi kablolarla bir HUB`a bağlanması. Bu sistemde isterseniz her workstation aynı HUB`a bağlanarak birbirleriyle iletişim kurmaları sağlanabildiği gibi HUB`a bir server bağlanarak server üzerinden bilgi paylaşımı sağlanabilir. Bu sistem 100Mbit ile 1Gigabit arasındaki hızlarla çalışabildiği gibi her makine HUB`a ayrı bir kablo ile bağlandığından bağlantılardan birindeki arıza diğerlerini etkilememektedir. Ayrıca günümüzde network üzerinden kullanılabilen programların pek çoğunda veri iletimi bu sisteme göre tasarlanmıştır. Örneğin Logo veya ETA gibi bazı ticari programlar BNC sistemi üzerinde çalışmamaktadır. (Bu son cümle bana oldukça mantıksız geldi,daha önce bu programların BNC de çalıştığını gördüm,hem niye çalışmasın ki ? –webmaster-)

BİR LAN`IN KURULMASI:

Kablolama

LAN`ınızı kurarken yapmanız gereken ilk iş kabloların döşenmesi. Bu sanıldığından çok daha fazla dikkat gerektiren bir iş. Kablolarınızın nereden geçeceğine karar verirken kablonun üzerine basılmayacağından ve elektrik hattınıza minimum 10 cm mesafeden geçtiğinden emin olun. Ayrıca kablonun üzerine ağır şeyler konmaması gerektiğini de unutmayın. Sağlıklı bir yapı için kablolarınızın zemin altındaki ya da duvar kenarındaki kanallardan geçmesi en uygun çözümdür. Zemin altından geçen kanallar daha çok mimari işlemler gerektiğinden ancak yeni yapılan veya tadilat halinde olan bir mekanda düşünülebilir. Ancak duvar kenarından giden plastik kanallar hem daha pratik hem de daha hesaplı bir çözüm sunar.
Network`ler de kullanılan kablolar diğer kablolardan farlıdır. Bu kabloların döşenmesindeki en önemli problem konnektörlerinin takılmasıdır. Eğer bilgisayarlar birbirine yakınsa 3 veya 5 metrelik hazır kablolar kullanabilirsiniz. Ancak daha fazla uzunluklar için kendi kablolarınızın ucuna kendi konnektörlerinizi bağlamanız gerekebilir. CAT5 kabloların uçlarındaki konnektörler bağlanırken kablo demeti içindeki renkli ince kabloların belli bir sıraya dizilmesi ve konnektörün özel bir pense ile sıkılması gerekir. Bu yüzden kabloların uzunluklarını tespit edip sipariş üzerine yaptırmak işinizi oldukça kolaylaştıracaktır. Eğer siz konnektörleri kendiniz takma imkanına sahipseniz konnektörlerin iyi sıkıldığından emin olun. Eğer BNC kablo ile seri bağlantılı bir LAN kuracaksanız işiniz daha kolay. Çünkü BNC`lerin konnektörlerini normal bir pense ile takmanız mümkün. Ama BNC konnektörler daha önce bahsettiğimiz özel pense yardımıyla sıkılmak üzere tasarlandığından normal pense ile bu iş biraz zordur.

Kaynak:https://prezi.com/m/m0rq3fc0si_l/lan-kurulumu/

AĞ OLUŞTURMA MODELLERİ


Veri haberleşmenin temelinde ağlar vardır bu nedenle ağ oluşturma işlemi karmaşık bir yapıya sahiptir. Ağ oluşturma bu kadar karmaşık bir yapıya sahipken tek bir modelden bahsetmek yada tek bir model üzerinde çalışmak tıkanıklıklara sebep olacaktır bu nedenle ağ oluşturmada mutlaka alternatif bir modelde olmak zorundadır.

Şimdi ağ oluşturma modellerine geçmeden önce biraz da veri haberleşmede katman kullanımından bahsedelim. Çünkü ağ oluştururken katman kullanımı karmaşıklığı biraz daha basite indirgemektedir. Katman kullanımının ağ oluşturmadaki faydaları yada etkileri nelerdir ona bakalım.

Veri Haberleşmede Katman Kullanımı

Haberleşme ağlarında ortamın fiziksel olarak oluşturulması, paketlerin oluşturulması, veri aktarımı sırasında oluşan tıkanıkların giderilmesi, paketlerin varış noktasına yönlendirilmesi, ağdaki bir hattın bozulması durumunda alternatif yolların bulunması, hataların fark edilmesi, hataların düzeltilmesi, verinin bir uygulama protokolü aracılığı ile kullanıcıya sunulması gibi pek çok karmaşık işlemin yapılması gerekmektedir. Katmanların kullanılması bu tarz karmaşık işlerin yapılmasında kolaylıklar sağlamaktadır.

OSI Modeli

Osi

Kullanıcıların farklı talepleri ve dolayısıyla ağ üzerinde kullanılmak zorunda kalınan karmaşık uygulamalar, ağ kurulumlarında bir hiyerarşinin doğmasını kaçınılmaz yapmıştır. Bilgisayar ağları büyüdükçe bu ağları yönetmek ve sorun gidermek, standart bir yapı olmadığı da düşünülürse çok daha zorlaşmaya başlamıştır.
Uluslararası Standartlar Organizasyonu (ISO) birçok ağ yapısını inceleyerek 1984 yılında OSI referans modelini geliştirdi. Artık donanım ve yazılım firmaları bu standarda uygun ürünler üretmeye başladılar.
OSI modelinde 7 katmanlı bir yapı kullanılmıştır. Bu model ile katmanların işlevlerinin öğrenilmesi ve öğretilmesi kolaylaşmış, farklı donanım ve yazılım ürünlerinin birbirleriyle uyumlu çalışması sağlanmış, katmanlar arası iş birliği, görev paylaşımı, problem çözümü gibi kolaylıklar gelmiştir. OSI başvuru modelinde her bir katmana atanan görevler şöyledir:

Uygulama katmanı (application layer)

Kullanıcıya en yakın, en üstteki katmandır. Kullanıcının yazılımlar yardımıyla çalıştığı katmandır. Dosya aktarımı (FTP), elektronik posta (e-mail), ağ yönetimi (SNMP) internet hizmetlerine erişim programları gibi

Sunuş katmanı (presentation layer)

Uygulama katmanından gelen bilgileri anlaşılan ortak bir dile, ortak bir formata çevirir. Bu katmanda istenildiği zaman verilerin şifrelenmesi ve sıkıştırılması gibi işlemlerde yapılır.

Oturum katmanı (session layer)

Haberleşecek bilgisayarların “Oturum” adı verilen özel bir bağlantı kurmalarını sağlayan katmandır. Bu katmanda kurulan bağlantının yönetilmesi ve sonlandırılması işlemleri de gerçekleştirilmektedir. Ayrıca bu katmanda iletilecek veri paket büyüklüklerine de karar verilir.

Ulaşım katmanı (transport layer)

Bu katman nakil edilecek verinin bozulmadan güvenli bir şekilde hedefe ulaştırılmasını sağlar. Aynı şekilde, bu katman karşı bilgisayardan aldığı verileri doğru almışsa karşı bilgisayara onay sinyali göndermekle sorumludur.

Ağ katmanı (network layer)

Veri paketlerinin yönlendirildiği, fiziksel adreslerin işlendiği, trafik kontrolünün yapıldığı katmandır. Yönlendiriciler bu katmanda çalışır.

Veri bağı katmanı (data link layer)

İletilen ve alınan veri paketlerinin doğru bir şekilde inşa edilip edilmediğini kontrol eder. Bir hata bulduğunda düzeltir ya da verinin tekrar gönderilmesini ister. MAC adreslerinin çözümlenmesi, doğrulanması bu katmanda gerçekleşir.

Fiziksel katman (physical layer)

Fiziksel katman verinin kablo üzerinde alacağı fiziksel yapıyı tanımlar. Bu katmanda yer alan cihaz ve programlar üst katmanlarda hazırlanmış ham veriyi 0 ve 1 ’ler şeklinde elektrik sinyali olarak göndermekle sorumludur. Ağ arabirim kartı, kablolar bu katmanda çalışır.

TCP/IP Modeli

TCP

İnternetin tarihsel ve teknik standartları TCP/IP referans modelidir. Bu model Birleşik Devletler savunma bölümü tarafından üretilmiş bir modeldir. Tasarlanışının nedeni ise nükleer savaş dâhil her türlü şartta sürekli ayakta durabilen bir ağ yapısının istenmesiydi. TCP/IP (Transmission Control Protocol / Internet Protocol) modeli OSI standartlarına uygun düzenlenmiş 4 katmandan oluşmaktadır.

Kaynak:http://www.bilgisayarkurtu.com/ag-olusturma-modelleri-nedir-ne-ise-yarar-78649/

AĞ BAĞLANTI TİPLERİ

Ağ bağlantı tipleri kablolu ve kablosuz olmak üzere iki çesittir.

AĞ ÇEŞİTLERİ

LAN ( Yerel Alan Ağları )

Birkaç bilgisayarın sınırlı bir alanda oluşturdukları ağ çeşididir. Bu tür ağlar; bilgisayarlar, ağ arabirim kartları, ağ kabloları, ağ trafik kontrol cihazları ve diğer çevresel cihazlardan meydana gelir. Yerel alan ağlarında bir ofis veya bir bina içinde yazıcı, dosya ve program paylaşımı rahatlıkla yapılır. Ayrıca e-mail ve video konferans uygulamaları bu ağ sayesinde kesintisiz gerçekleştirilir.

MAN ( Metropolitan Ağlar )

Metropol alan ağı genellikle bir şehir veya geniş bir yerleşkede kullanılan bilgisayar ağıdır. Bir MAN, genellikle fiber optik bağlantılar gibi yüksek kapasiteli backbone teknolojisini kullanarak Lan lar arasında bağlantı kurar, internet ve WAN için bağlantı hizmetleri sağlar.

MAN bütün şehir binalarının çoğu bloklarına kadar LAN’dan daha geniş bir cografi alan için optimize edilmiştir. MAN da orta-yüksek veri oranları iletişim kanalları bağlı olabilir. Bir MAN tek bir kuruluş tarafından işletilebilir, ama çoğunlukla birçok kişi ve kuruluşlar tarafından kullanılacaktır. MAN lar aynı zamanda kamu hizmet kuruluşları olarak işletilebilir ve bu kuruluşlar tarafından sahip olunulabilir. Çoğunlukla yerel ağların ağlararası iletişimi için araç sağlar. “

WAN ( Geniş Alan Ağları )

Geniş Alan Ağları (WAN), coğrafi olarak birbirinden uzak bir mekanda bulunan bilgisayarların başka bir mekanda bulunan bilgisayarlarla iletişim kurabilmesi için LAN’ları ve başka tip ağları birbirine bağlayan bilgisayar ağlarıdır.

VPN ( Sanal Özel Ağ )

VPN, Virtual Private Network (Sanal Özel Ağ) teriminin kısaltılmış halidir ve en temel anlamıyla internete başka bir IP adresi üzerinden bağlanmanızı sağlayan hizmettir. VPN, bağlantınızı güvenli hale getirir ve herhangi bir ağa bağlanırken sizin bağlantınızı şifreler ve kimliğinizin bulunamamasını sağlar.

SAN ( Depolama Alan Ağı )

Artan depolama alanı gereksinimleri büyük kuruluşların geleneksel dosya sunucularından daha gelişmiş olan SAN çözümlerine yönelmesine sebep olmuştur. SAN; sunucular ve depolama üniteleri arasında hızlı, güvenilir bağlantı sağlayan özelleştirilmiş bir ağ türüdür. SAN uygulamasında bir depolama ünitesi herhangi tek bir sunucunun özel malı olmak yerine, depolama birimleri ağdaki sunucu ve diğer depolama ünitelerinin ortak malıdır. Kısacası SAN; sunucuları depolama birimlerine, depolama birimlerini birbirlerine ve sunucuları birbirine bağlamaktadır.

Kaynak:

http://ciscotr.blogcu.com/network-nedir-lan-wan-man-nedir/2414104

http://www.bilgiprojesi.com/lan-wan-ve-man-nedir/ http://www.karel.com.tr/blog/5-soruda-vpn-nedir-nasil-calisir

Birden fazla bilgisayarın bilgi paylaşımı, yazılım ve donanım paylaşımı, merkezi yönetim ve destek kolaylığı gibi çok çeşitli sebeplerden dolayı birbirine bağlandığı yapıya ağ (network) denir. Ağ yapılarını oluşturmak için çok çeşitli ağ cihazları kullanılabilir.
Ağ yapılarında kullanılan başlıca cihazlar:

  • Göbek (Hub)
  • Anahtar (Switch)
  • Tekrarlayıcı (Repeater)
  • Köprüleyici (Bridge)
  • Yönlendirici (Router)
  • Güvenlik Duvarı Cihazları (Firewall)
  • Erişim Noktası (Access point)
  • NIC (Ağ Ara Birim Kartı )
  • Modem

Göbek (Hub) : En basit ağ cihazlarından biridir. Kendine ait bir güç kaynağından beslenerek çalışır. Ağ sistemlerinde sinyallerin yeniden oluşturmasını ve yeniden zamanlanmasını sağlar. Kendisine bağlı olan bilgisayarlara paylaşılan bir yol sunar. (Kendisine gelen datayı bütün portlara gönderirler.) Bundan dolayı aynı anda haberleşmek isteyen ağa bağlı cihazların, hattın boşalmasını beklemeleri gerekir. 8 ile 24 arasında değişen port sayısına sahip cihazlardır. Bu cihazlar ağ yapılarında genellikle merkezi bir nokta oluşturmak ya da ağın güvenliğini arttırmak gibi amaçlarla kullanılırlar ve sadece bit düzeyinde işlem yapmalarından dolayı OSI modelinde 1. katman cihazlarıdır. Göbek cihazları için iki farklı sınıflandırma yapılabilir. Bu cihazlar genel olarak aktif ya da pasif olmak üzere 2 grupta incelenebilir. Aktif göbekler, gelen sinyali güçlendirerek çoklu kullanıcı ortamı için bölerken, pasif göbekler ise gelen sinyali güçlendirmeden sadece çoklu kullanıcı ortamı için bölerler. Bundan dolayı pasif göbekler kablo uzunluğunu arttırmak amaçlı kullanılmazlar.

Anahtarlama Cihazı (Switch) : Anahtarlama cihazları da göbek gibi kendisine bağlı bilgisayarlara yol sunar. Ancak göbek cihazlarından farklı olarak anahtarlamalı olarak yol sunarlar. Ağ yapısına dahil iki bilgisayar birbiri ile haberleşirken anahtarlama özelliğinden dolayı diğer bilgisayarlar da aralarında iletişim kurabilirler. Bundan dolayı göbek cihazlarına göre daha yüksek performans gösterirler. 8 ile 48 arasında değişen port sayısına sahip ve şaseli modelleri vardır. Şaseli anahtarlarda gerektiğinde port eklenebilir. OSI modelinde 2. katman cihazlarıdır. Paketleri MAC adreslerine göre yönlendirirler ve MAC adreslerine bağlı çarpışma alanları ayırırlar. Ağları birbirinden yalıtılmış kanallara bölerler ve özel bir durum olmadığı sürece gönderilen paket diğer kanallara karışmadığından trafiği bozmaz.

Tekrarlayıcı (Repeater) : Tekrarlayıcılar, bir ethernet segmentinden aldığı elektriksel veriyi yenileyerek ve ikili koda dönüştürerek diğer segmente ileten ağ cihazlarıdır. Bu yönüyle tekrarlayıcı(repeater), hem sinyal gücünün arttırılmasını, hem de elektriksel olarak bozulmuş sinyallerin iyileştirilmesini sağlar. Tekrarlayıcılar, telefon, telgraf, mikrodalga, optik haberleşme gibi pek çok sistemde kullanılmaktadır. Tekrarlayıcılar da göbekler gibi sadece bit seviyesinde işlem yaptıklarından OSI modelinde 1. katman cihazlarıdır.

Köprü (Bridge) : Köprüler aynı protokolü kullanan iki veya daha fazla bağımsız ağı birbirine bağlamak için kullanılan ağ cihazlarıdır. İki bağımsız ağ arasına konularak her iki tarafa da aktarılmak istenen verileri inceler. Eğer veri adresi ağdaki bir adres ile örtüşüyorsa verinin o ağa geçmesine izin verir; aksi durumlarda ise verinin ağa geçmesine izin vermez.

Yönlendirici (Router) : Programlanabilir ve gerekli ayarlar yapıldığında uzak bir ağa erişmek için mevcut birden fazla yol arasında kullanılabilecek en iyi yol (Best Determination Path) seçimini yapabilen ağ cihazlarıdır. Yönlendiriciler, bütün ağları ya da ağ bölümlerini birbirine bağlayabilir. OSI modelinde 3. katman cihazı olan yönlendiriciler gerekli arayüz modülleri kullanılarak OSI modelinde 2. katmanda çalışan birbirinden farklı iki ağ cihazını birbirine bağlayabilir. Sadece ağ adresi bilinen verilerin aktarılmasına izin vererek ağ trafiğini azaltırlar. Genel olarak dinamik yönlendiriciler ve statik yönlendiriciler olarak ikiye ayrılırlar. Dinamik yönlendiricilerde, rotalar otomatik olarak biçimlendirilir ve veri için en iyi rota yönlendirici tarafından seçilebilir. Statik yönlendiricilerde ise rotalar elle biçimlendirilir ve hep aynı rota kullanılır. Statik yönlendiriciler, dinamik yönlendiricilere göre daha güvenlidir. Dinamik yönlendiricilerde güvenliği arttırmak için elle biçimlendirme tercih edilebilir.

Güvenlik Duvarı (Firewall) : Özel ağlar ile İnternet arasında her iki yönde de istenmeyen trafiği önlemek amacı ile kullanılan ağ cihazlarıdır. Verimli olarak kullanılabilmeleri için İnternet ile özel ağ arasındaki tüm trafik cihaz üzerinden geçmeli ve gerekli erişim listeleri uygun bir stratejide hazırlanmış olmalıdır.

Access Point (Erişim noktası) : Erişim noktası cihazları kablolu bir ağa kablosuz erişim yapılmasını sağlayan cihazlardır. Göbek, anahtarlayıcı ya da kablolu yönlendiricilere takılarak kablosuz iletişimin sağlanması için gerekli sinyallerin oluşturulmasını sağlarlar. Bununla birlikte erişim noktaları, kablosuz ağ sinyallerinin güçlendirilerek kablosuz ağın etkin olduğu mesafenin artırılması amacıyla da kullanılabilir. Kablosuz iletişim özelliği olan yönlendiricilerin kullanıldığı sistemlerde, access point(erişim noktası) kullanımına gerek yoktur.

NIC (Ağ Arabirim Kartı) : Bilgisayarın bir ağa bağlanmasını sağlayan donanımdır. Genel olarak verilerin elektriksel sinyallere veya elektriksel sinyallerin verilere dönüştürülmesini sağlarlar. Bilgisayarın özelliklerine göre anakartla bütünleştirilmiş halde olabilir ya da anakart üzerindeki herhangi bir çevresel yuvaya takılı olabilir. Ağ arabirim kartı, ağda kullanılacak protokol çeşidi, sistem veriyolu ve fiziksel bağlantı çeşidine uygun olacak şekilde seçilmelidir. Ağ ara birim kartları kablo aracılığı ile ya da kablosuz olarak modem ile bağlantı kurarlar. OSI modelinde 1. ve 2. katmanda çalışırlar. Ağ arabirim kartları genel olarak 2 grupta incelenebilirler. Ethernet arabirim kartları kullanılan kablonun özelliğine göre aldıkları elektriksel sinyalleri ya da ışık dalgalarını sayısal verilere çevirir. Kablosuz (Wireless) arabirim kartları ise aldıkları elektromanyetik dalgaları sayısal verilere çevirir.

Modem : Bilgisayarın telefon hatları ile bağlantısını sağlayarak bilgisayarın ağa bağlanmasını sağlayan cihazlardır. Bilgisayardan aldıkları digital verileri analog sinyallere dönüştürerek telefon hatlarına aktarılmasını sağlarlar. Harici olarak bilgisayara takılarak kullanılırlar. Modemler genel olarak 4 grupta incelenebilirler.

  • Analog modemler, ethernet kartından gelen dijital verileri telefon hatlarında iletilen analog işaretlere ya da telefon hatlarından gelen analog verileri sayısal verilere çevirirler. Günümüzde masaüstü ve dizüstü bilgisayarların İnternet erişimlerinin sağlanması için sıklıkla kullanılırlar.
  • Dijital modemler ise verinin sayısal yapısı bozulmadan ulaşması istenen noktaya ulaştırırlar.
  • ADSL modemler ise yapı itibari ile dijital ve analog modemlerden biraz daha farklıdır. ADSL sisteminde, bilinen bakır kablolama alt yapısı kullanılır. Telefon hattının her ucuna bir ADSL modem eklenerek veri alma (download), veri gönderme (upload) ve POTS (Plain Old Telephone Service – Düz Eski Telefon Hizmeti) olarak adlandırılan geleneksel telefon servis kanalı olmak üzere 3 farklı kanal oluşturulur. Normal telefon görüşmelerinizi yaparken 0 kHZ ile 4 kHz arasında değişen frekans aralığı kullanılırken, ADSL data iletimi için 4 kHz ile 1100 kHz aralığını kullanıldığından için İnternete bağlıyken aynı anda telefon görüşmesi yapmaya olanak sağlar.ADSL modemler sayısal verileri analog verilere çevirmeden doğrudan olduğu gibi iletir. Sistem asimetrik olarak çalıştığından veri alma ve veri gönderme için kullanılan bant genişlikleri birbirinden farklıdır.

  • CSU/DSU modemler ise yerel alan ağlarında kullanılan veri çerçeveleri (data frame) geniş alan ağı çerçevelerine veya geniş alan ağı çerçevelerinini yerel alan ağı çerçevelerine dönüştürmek için kullanılır. Ayrıca geniş alan ağlarında verinin iletiminin sağlanması için veri iletiminin yapılacağı hattın iki ucunda saat darbesi (clock rate) değerlerinin aynı olması gerekir. Geniş alan ağı sistemlerinde saat darbesi değeri bu cihazlar tarafından belirlenir.

Kaynak:http://bidb.itu.edu.tr/eskiler/seyirdefteri/blog/2013/09/07/temel-ağ-cihazları

AĞ TASARIMI

Ağ İletişimi

Bilgilerin farklı kaynaklar arasında transferinin mümkün olması çok sayıda kişi tarafından paylaşılması imkan sağlar. Yer ve zaman sorunu olmadan yani Türkiye’den Amerika’ya kadar insanların birbirleriyle rahatlıkla haberleşebilmesi bilgisayar ağlarının önemini bizlere göstermektedir. Ağ iletişimi ise teknik olarak, iki veya daha fazla bilgisayarın kablolu ya da kablosuz iletişim araçları üzerinden yazılım ve donanım bileşenleri ile birlikte bağlanması ile meydana getirilen sistem bütünüdür.

Paralel İletişim

Paralel veri iletimi, bir veri içindeki bitlerin aynı anda gönderilmesidir. Paralel veri iletiminde gönderilecek bilginin her biti için ayrı bir kablo bağlantısı bulunur.

Seri İletişim

Seri veri iletimi, bir veri içindeki bitlerin aynı hat üzerinden ard arda gönderilmesidir. Bilgisayarağlarında kullanılan iletişim seri iletişimdir. Seri veri iletiminde, bir kerede bir karakterin sadece bir biti iletilir. Alıcı makine, doğru haberleşme için karakter uzunluğunu, başla-bitir (start-stop) bitlerini ve iletim hızını bilmek zorundadır. Paralel veri iletiminde, bir karakterin tüm bitleri aynı anda iletildiği için başla-bitir bitlerine ihtiyaç yoktur. Dolayısıyla doğruluğu daha yüksektir. Paralel veri iletimi, bilginin tüm bitlerinin aynı anda iletimi sebebiyle çok hızlıdır.

Asenkron seri iletişim: Herhangi bir zamanda veri gönderilebilir. Veri gönderilmediği zaman hat boşta kalır. Senkron seri iletişimden daha yavaştır. Her veri grubu ayrı olarak gönderilir. Gönderilen veri bir anda bir karakter olacak şekilde hatta bırakılır. Karakterin başına başlangıç ve sonunda hata sezmek için başka bir bit eklenir. Başlangıç için başla biti (0), veri iletişimini sonlandırmak için ise dur biti (1) kullanılır.

Senkron seri iletişim: Senkron iletişim alıcı ve vericinin eş zamanlı çalışması anlamına gelir. Önce gönderici taraf belirli bir karakter gönderir. Bu her iki tarafça bilinen iletişime başlama karakteridir. Alıcı taraf bu karakteri okursa iletişim kurulur. Verici bilgileri gönderir. Transfer işlemi veri bloku tamamlanana ya da alıcı verici arasındaki eşleme kayboluncaya kadar devam eder.

Ağ Topolijileri

bir ağı oluşturan cihazların fiziksel ve mantıksal yerleşimidir“. Ağ topolojileri fiziksel topoloji ve mantıksal topoloji olmak üzere 2 sınıfa ayrılır.

Yol (Bus) Topolojisi

Ortak yol topolojisinde iletişim omurga (backbone) denilen tek bir hat üzerinden gerçekleştirilir. Ağda gönderilen veri hedefe ulaşıncaya kadar veya sonlandırıcıya gelinceye kadar hat üzerinde bulunan tüm cihazlara uğrar. Bu sebeple ağ performansı oldukça düşük bir topolojidir.

Bus topolojisinde genellikle koaksiyel kablo kullanılır. İnce koaksiyel kablo kullanıldığında hattın uzunluğu 185 metre, kalın koaksiyel kablo kullanıldığında en fazla 500 metredir. Ağa maksimum 30 cihaz bağlanabilir.

Ağ üzerindeki bir cihaz veri göndermeden önce hattın başka bir cihaz tarafından kullanılıp kullanılmadığını kontrol eder. Ağ kullanımdaysa hattın boşalmasını bekler.

Bus topolojisinin;

Avantajları

● ucuz ve kurulumu kolay bir çözümdür.

● kablo yapısı güvenlidir

● merkezi birime ihtiyaç duyulmaz

Dezavantajları

● en büyük dezavantajı bir istasyonda oluşan hatanın (temassızlık,kopukluk,kısa devre vs.) tüm sistemi etkilemesidir.

● arıza tespiti zordur

●maksimum 30 istasyon bağlanabilir

Yıldız Topolojisi (Star)

Yıldız topolojisi en yaygın kullanıma sahip topolojidir. Merkezdeki bir hub ya da swith’ e bağlı cihazların iletişimi merkezde bulunan cihaz üzerinden gerçekleştirilir. Ağa bağlı bir göndericiden çıkan veri önce merkezdeki hub ya da switch’ e gelir, oradan da alıcı cihaza gönderilir. Hub ya da switch’ teki bir sorun tüm ağı etkiler.

Yıldız topolojisinde çift burgulu kablolar kullanılır. Cihazların hub ya da switch uzaklığı en fazla 100 metredir. 100 metreden sonra performans büyük oranda düşer.

Yıldız topolojisinin avantajları;

  • Ağın yönetimi ve sorun tespiti kolaydır.
  • Ağa yeni cihaz eklemek kolaydır.
  • Bağlı cihazda oluşacak sorun ağı etkilemez.

Yıldız topolojisinin dezavantajları;

  • Merkezdeki cihazda oluşacak sorun tüm ağı etkiler.
  • Çok fazla kablo bağlantısı gerektirir.

Ağaç Topolojisi (Tree)

Ağaç topolojisi yıldız topolojisi ile ortak yol topolojisinin birlikte kullanıldığı topolojidir. Merkezdeki bir ortak yol (omurga) üzerine yerleştirilmiş hub ya da switch’ lere bağlı cihazlarla oluşturulur.

Bu topolojiye ağaç topolojisidenmesinin nedeni omurganın ağaç gövdesini, hub ya da switch üzerinden bağlanan bilgisayarların da ağacın dallarını modellemesidir. Ağaç topolojisibüyük ağların omurgalarını oluşturmak için kullanılır.

Ağaç topolojisinin avantajları;

  • Farklı üreticilerin donanımları ile uyumlu çalışır.
  • Ağın genişletilmesi kolaydır.
  • Sorunların tespiti ve giderilmesi kolaydır.
  • Ağın yönetimi ve bakımı kolaydır.
  • Dallardan birinde oluşacak sorun diğerlerini etkilemez.

Ağaç topolojisinin dezavantajları;

  • Kablolama işlemi zordur.
  • Dallanma arttıkça ağın bakımı ve yönetimi zorlaşır.
  • Omurgada yaşanacak bir sorun tüm ağı etkiler.Halka Topolojisi (Ring)
  • Halka topolojisinde, halka biçimindeki ağ üzerinden gönderilen veri alıcı cihaza ulaşıncaya kadar ağ üzerindeki tüm cihazlara teker teker uğrar. Ağ üzerindeki veri 3 byte’ lık jeton (token) denilen bir kılavuz ile gönderilir. Jeton ağ üzerinde sürekli dolaşır ve göndericiden aldığı veriyi alıcıya ulaştırır. Halka topolojisinde ağa bağlı cihazlardan birinin arızalanması ağın çökmesine sebep olur.

    Halka topolojisinin yapısı merkezde bulunan bir Multistation Access Unit (MAU) ve ağa bağlı cihazlardan oluşur. Ağ bağlantısı çift burgulu kablolar ile gerçekleştirilir. Halka topolojisi, ağ topolojileri içerisinde en az kullanıma sahip topolojidir.

    Halka topolojisinin avantajları;

    • Bağlı tüm cihazlar aynı yetkiye sahiptir.
    • Sunucuya ihtiyaç yoktur.
    • Ağın büyütülmesi performansı az etkiler.

    Halka topolojisinin dezavantajları;

    • Bağlı cihazlardan birindeki arıza ağın çökmesine neden olur.
    • Ağ arayüz kartları ve MAU, ethernet ve switch’ e göre pahalıdır.
  • Kaynak https://www.google.com.tr/amp/s/www.teknologweb.com/ag-topolojileri-nedir/amp

Intel akıllı gözlük projesini rafa kaldırdı

Intel’in Vaunt ismiyle duyurduğu akıllı gözlük projesi, yatırım yetersizliğinden dolayı iptal edildi.

Intel tarafından şubat ayında duyurulan Vaunt, giyilebilir teknoloji pazarını yeniden hareketlendirme potansiyeline sahip akıllı gözlük olarak görülüyordu.
The Information’ın kaynaklarına göre, dev işlemci üreticisi, aralarında Superlight olarak isimlendirilen Vaunt projesinin de yer aldığı giyilebilir teknoloji birimini kapatma kararı aldı. Haberi doğrulayan Intel, söz konusu kararın pazar dinamikleri ve yetersiz yatırımdan kaynaklandığının ipuçlarını verdi.
Intel’in giyilebilir teknoloji departmanında 200 civarı çalışan bulunuyor ve değeri 350 milyon dolar civarında. Şirket daha önce bu departmanın çoğunluk hisselerini satmaya çalışmış ancak alıcı bulamamıştı.
Intel, Vaunt’un Google Glass gibi garip görünmemesi için akıllı gözlüğün tüm bileşenlerini normal görünüşlü bir gözlük çerçevesine sığdırmayı başarmıştı. Ayrıca gözlükte herhangi bir kamera bulunmuyordu.
Düşük güçle çalışan bir projektörün 400 x 150 piksel monokrom görseli kullanıcısının sağ alt görüş alanına yansıtan Vaunt, bu sayede günlü kullanım için uygun bir görünüm çiziyordu.
Intel akıllı gözlük pazarından çıkarken, Amazon ve Apple gibi devler bu alandaki projelerini büyük bir gizlilikle sürdürmeye devam ediyor.

Yazılım testinde gündem yapay zekanın testi

Yazılım testinde gündem yapay zekanın testi

Bu yıl dokuzuncusu gerçekleştirilen uluslararası yazılım testi konferansı TestIstanbul’da, 60 milyar dolar büyüklüğe ulaşan sektörün gündemi değerlendirildi. Etkinlikte, yazılım testi sektöründe yapay zeka kullanımının günden güne artış gösterdiğine dikkat çekildi.

Yazılım Test ve Kalite Derneği tarafından her yıl düzenlenen uluslararası yazılım testi konferansı TestIstanbul’un dokuzuncusu geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Yazılım testindeki son trendlerin ve test profesyonellerinin beklentilerinin değerlendirildiği etkinlikte, yapay zekanın test edilmesi ve cloud testing konularına odaklanıldı.

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Yazılım Test ve Kalite Derneği Başkanı Koray Yitmen, dünya genelindeki büyüklüğü 60 milyar dolara ulaşan yazılım testi sektörünün yapay zeka konusunu gündeme aldığını söyledi. Konunun iki boyutu bulunduğuna dikkat çeken Yitmen, “Hem yapay zekanın test edilmesi hem de yapay zekanın test ettiği sistemin yeniden gözden geçirilmesi gerekecek” dedi.

Konferansın keynote konuşmacıları arasında yer alan PSTQB Başkan Yardımcısı Joel Oliveira ise geliştiricilerin yüzde 50’sinin önümüzdeki birkaç yıl içinde yapay zekanın farklı formlarından yararlanmaya başlayacaklarını söyledi. Yazılım testinde yapay zeka kullanımının bugün de geniş bir karşılık bulduğunu belirten Oliveira, “Bu, manuel testin ya da yapay zeka bazlı olmayan test otomasyonunun sonunu getirmeyecek ancak günden güne yaygınlaştığı da bir gerçek” dedi.

BKM, Keytorc, Mobven, TEB ve Testinium’un sponsorluğunda düzenlenen TestIstanbul’da önde gelen markalarda yazılım testi konusunda çalışan yöneticilerin söz aldığı paneller de düzenlendi. “Yüksek kaliteli yazılım elde etmek: Statik ve dinamik kod analizi” başlıklı panele ACM, Bilyoner, Mobven, Testinium ve Turkish Testing Board’dan, “Testin geleceği” başlıklı panele ise Anadolu Sigorta, BA-Works, BKM, Garanti Teknoloji, Persona Tech ve TEB’den yöneticiler katılarak görüşlerini paylaştı.

Instagram’dan fotoğraf ve video nasıl indirilir?

Instagram'dan fotoğraf ve video nasıl indirilir?

Popüler sosyal medya hesaplarından birisi olan Instagram’dan fotoğraf ve video indirmek için hangi işlemler yapılmalı? İşte Instagram’dan fotoğraf ve video indirmenin yolları!

Instagram üzerinden hem fotoğraf hem de video indirebilirsiniz. Bunun için basit birkaç işlem yapmanız gerekiyor. Yapacağınız bu işlemler sayesinde gönderileri indirebilirsiniz.

İlk önce telefonunuza InstaSave uygulamasını kurun ve giriş yapın. Sonrasında uygulama üzerinden bir fotoğraf veya bir video indirmek için önce indirmek istediğiniz gönderinin URL’ini alın. Gönderi URL’ini almak içinse gönderinin sağ üst köşesinde bulunan “…” ikonundan “Paylaşım URL’sini kopyala” seçeneğine dokunmanız gerekiyor.

Instagramdan fotoğraf ve video nasıl indirilir

Son olarak tekrardan InstaSave uygulamasına dönün. Orada URL’sini kopyaladığınız gönderiyi göreceksiniz. Burada yapmanız gereken “download” butonuna dokunmak. Bu işlemler sonucu telefonunuza kurduğunuz bir uygulamayla Instagram’dan indirmek istediğiniz fotoğraf veya videoyu indirebilirsiniz.

Instagramdan fotoğraf ve video nasıl indirilir

Tarayıcı üzerinden de işlem yine aynı şekilde ilerliyor. Öncelikle indirmek istediğiniz gönderinin URL’ini kopyalayın. Ardından tarayıcınız üzerinden “downloadgram” sitesine gidin. Oradaki arama çubuğuna, kopyaladığınız URL’i yapıştırın. Karşınıza çıkan “download” seçeneğinden indirmek istediğiniz gönderiyi indirebilirsiniz.

HTC yeni ürünleriyle Türkiye’de büyümeye kararlı

HTC yeni ürünleriyle Türkiye’de büyümeye kararlı

Son yönetim değişikliklerini takiben Türkiye operasyonları için yeni hedefler belirleyen HTC, Türkiye’de satışa sunulacak olan HTC Desire 12 ve 12+ modellerini tanıttı ve HTC Vive’ın yakın bir zamanda pazara sunulacağı bilgisini paylaştı.

HTC Türkiye Ülke Müdürü Batuhan Başal’ın ev sahipliğinde ve HTC Avrupa Ürün Pazarlama Direktörü Fabian Nappenbach’ın da katılımıyla gerçekleşen basın buluşmasında dijital neslin bir telefondan beklediği her şeyi HTC Desire 12 ve HTC Desire 12+’ın kullanıcılara sunacağı anlatıldı.

HTC Türkiye’de büyümeye kararlı

Pek çok ödüllü mobil cihazın ve endüstride dokunmatik ekran gibi devrim niteliğindeki ilklerin yaratıcısı olan HTC, Türkiye’de pazarı yönlendirecek ve teknoloji meraklılarının beklentilerini karşılayacak ürünleri sunmaya, yeni yönetim ekibiyle devam edeceğini belirtti. Dijital neslin beklentilerine cevap veren HTC Desire 12 ve HTC Desire 12+ gibi yeni nesil akıllı telefonlarla birlikte pazar dinamiğine bağlı olarak sanal gerçeklik sistemi HTC Vive’ın Türkiye’de satışa sunulacağı bilgisinin paylaşıldığı toplantıda, 2012’den bu yana HTC Türkiye’de Satış Müdürü olan ve yeni Ülke Müdürü olarak atanan Batuhan Basal, “Yeniden yapılanma döneminden sonra HTC, Türkiye’de büyümeye devam etmeye hazır. Bu yeni dönemde, 3 yeni ve akıllı telefon modelini Türkiye’ye taşıyacak ve tüketici pazarında ayak izimizi artıracağız. Aynı zamanda, operatör paydaşlarımızla çok yakın bir şekilde çalışan dağıtım kanallarımızı güçlendirmek için yatırımlar yapacağız. Bu yeni dönem, HTC’nin Türkiye’de büyümeye kararlı olduğunu kanıtlayacak.” dedi.

HTC yeni ürünleriyle Türkiye’de büyümeye kararlı

HTC Avrupa Ürün Pazarlama Direktörü Fabian Nappenbach da “Türkiye’deki yeni yönetim ekibimiz, Türkiye pazarına olan bağlılığımızı ve arzumuzun altını çiziyor. Devrim niteliğindeki akıllı telefonların üreticisi olan HTC, Türkiye’ye en yeni modellerini getirmeye devam edecek HTC’nin üst yönetimi, yüksek iş hedeflerini karşılamak için yerel ekibimizle güçlerini birleştirecek.” yorumunda bulundu.

HTC Desire serisiyle daha güçlü yeni nesil özellikleri bir arada sunan, uçtan uca ekranlara rağmen şaşırtıcı derecede ince ve kavraması rahat telefonları HTC Desire 12 ve HTC Desire 12+ ile film, video ve fotoğrafların keyfini çıkarmak için daha büyük ve daha iyi bir görüntüleme deneyimi sunuyor. Kullanımı kolay büyük ekran ile zengin oyun deneyimlerini, sürükleyici filmleri, Youtube videolarını daha iyi bir izleme deneyimi ile sunarken, hareket halindeyken iyi netlik için “Faz Algılama Otofokus” özellikli 13MP ana kamerası ile canlı fotoğrafları, özel anları en net şekilde yakalıyor. Ayrıca HTC Desire 12+’nin dual kamerası ise fotoğrafı çektikten sonra bile sanatsal bokeh efekti eklemek için fotoğrafı yeniden odaklanmasına olanak sağlıyor.

Kullanıcı çıkarlarını gözeten HTC, “Sense Companion” ile takviminize göre sizi uyaran akıllı alarmlar, evinizden çıkmadan önce bataryanızı doldurmanızı hatırlatan güç tasarrufu, gereksiz dosyaları temizlemek ve yer açmak için performans geliştirmeleri ile hayatınızı kolaylaştırıyor. U11 serisinin Likid yüzeyini takip eden, HTC Desire 12 ve HTC Desire 12+ yeni ve modern görünümlü dayanıklı akrilik cam arka yüzeyiyle, kesintisiz çerçevesi ve kavisli kenarları dikkat çekiyor.

Chrome güvenliği Windows Defender’a emanet

Google Chrome için Windows Defender tarayıcı koruması yayınlandı. Yayınlanan tarayıcı koruması ile birlikte, kötü amaçlı URL’lerden korunacaksınız. Kötü amaçlı URL’lerin listesini içerecek olan bu liste, uzantı şeklinde olacak. Böylelikle, kötü amaçlı sitelerin önüne geçilmesi planlanılıyor.

Bir siteyi ziyaret ettiğinizde ve kötü amaçlı bağlantı listeden biri ile eşleşiyorsa, Windows Defender Tarayıcı Koruması sizlere uyarı verecek. Bu uyarı ile birlikte, ziyaret etmek üzere olduğunuz web sayfasının zararlı olduğunu ve tek bir tıklamayla güvenli bir şekilde geri dönüş sağladığınızı bildiren bir kırmızı uyarı ekranınıza çıkacak.
Kısaca uzantı, kötü amaçlı sitelerden gelen ve bilgisayarlara yüklenen kötü amaçlı yazılımları durduruyor. Ayrıca, kötü amaçlı sitelerden gelen e-postaları da engelleyebiliyor. Çünkü bu e-postalar ile kimlik avı da yapılabiliyor. Ek olarak Microsoft, kimlik avına karşı Windows Defender korumasının yüzde 99, Firefox için de yüzde 87 oranında etkili olduğunu iddia ediyor.
Bunun dışında Google, Chrome’daki zararlı bağlantılara karşı kendi güvenlik korumalarını zaten sağlıyor. Buna ek olarak, Microsoft’un uzantısı ile iki kat koruma görevi yapabilirsiniz.

Bir tanesi uygun fiyatlı olacak

Eylül ayında üç yeni iPhone modeliyle karşımıza çıkmaya hazırlanan Apple, 6.1 inç büyüklüğünde, geniş ekranlı ve ucuz bir iPhone modeli sürprizi yapabilir.

Teknoloji devi Apple, bu sefer milyonlarca kişinin yüzünü güldürmeye hazırlanıyor. Yüksek fiyatlarına rağmen her yıl satış başarısı elde eden Apple, sürpriz yapıp ucuz bir iPhone modeli duyurabilir.

iPhone modelleri ile ilgili tahminlerini her yıl paylaşan KGI Securities analisti Ming-Chi Kuo göre, Apple’ın Eylül ayındaki tanıtımında, 6.1 inç büyüklüğünde LCD ekranı olan ucuz bir iPhone modeli çıkaracağı yönünde.

UCUZ İPHONE ‘UN

 

550 dolar civarında bir fiyata sahip olacağı düşünülüyor. Ayrıca çift SIM desteği ile gelmesi bekleniyor. Ancak çift SIM destekli versiyonu 100 dolar daha pahalı olacağı yönünde. Analist Kuo’ya göre, 3D Touch özelliği ile gelecek.

Gücünü A10 yonga setinden ve 2 GB RAM‘den alması beklenen uygun fiyatlı iPhone, aynı X modelinde olduğu gibi çentikli ekrana sahip olacağı gözüküyor. Fakat ekran teknolojisi 6S ile aynı olabilir. Bu sebeple P3 Gamut ve True Tone teknolojilerini barındırmayabilir.

Uygun fiyatlı iPhone’nun özellikleri, rakiplerine göre oldukça güçlü. Eylül ayında tanıtılacak diğer modellerin isimleri iPhone 11 ve iPhone 11 Plus olacak.

Apple, Kavisli iPhone İçin Çalışmaya Başladı

Apple, kavisli ekranlı ve dokunmadan kontrol edilebilen iPhone üzerinde çalışmaya başladı.

apple-kavisli-iphone-icin-calismaya-basladi-57944-big

Apple, gelecekteki iPhone modelleri için kavisli ekranlar ve dokunmadan kontrol özellikleri üzerinde çalışıyor. Bloomberg‘in konuya yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre, ABD‘li teknoloji devi erken aşamadaki projelerle en değerli ürününü gittikçe kalabalıklaşan pazarda farklılaştırmak istiyor. Dokunmadan kontrol özellikleri, kullanıcıların parmaklarını ekrana yakın bir konumda hareket ettirmeleriyle iPhone’u yönetmelerini sağlayacak. Samsung‘un Air Gesture teknolojisinin gelişmiş bir sürümü üzerinde çalışan Apple’ın geliştirdiği bu özelliğin en az iki yıl daha AR-GE aşamasında kalacağı söyleniyor.

KAVİSLİ EKRAN ÜRETECEK

Bloomberg ayrıca, Apple’ın tepe ve alt bölümlerinden içe doğru kavisli iPhone ekranları geliştirmek istediğini belirtiyor. Apple’ın bu alanda, kavisli ekranlarını yanlardan ivmeli geliştiren rakibi Samsung’dan farklılaşmak için çaba sarf ettiğine dikkat çekiliyor.

Apple’ın söz konusu teknolojileri araştırmaya yeni başladığı ve henüz herhangi bir karar vermediği de gelen haberler arasında. Dokunmadan kontrol ve kavisli ekran özelliklerine sahip ilk iPhone modellerinin en erken 2020’de tüketicilere sunulması bekleniyor.

İKİ YENİ iPHONE SATIŞA SUNULACAK

ABD’li teknoloji şirketi ayrıca OLED ekran teknolojisini daha fazla cihaza getirmek için düğmeye basmış durumda. Kaynaklara göre, şirket bu yıl 6,5 inç ve 5,8 inç OLED ekranlı iki yeni iPhone satışa sunacak. Şirketin yine bu yıl satışa sunmayı planladığı LCD ekranlı iPhone modeli ise iPhone X’un halefi olacak ve diğer iki cihaza kıyasla daha uygun fiyatla satılacak.

Bugüne kadar OLED ekranlar için Samsung ile çalışan Apple’ın LG Display’i de iş ortakları arasına eklediği belirtiliyor